Jeotermal Suların Çevreye Etkisinin Azaltılmasına Yönelik Önlemler

Jeotermal Suların Çevreye Etkisinin Azaltılmasına Yönelik Önlemler

Celalettin Şimşek, Orhan Gündüz

Batı Anadolu jeolojik yapısı itibari ile önemli jeotermal potansiyele sahip bölgelerimiz arasındadır. Farklı sahalardan üretilen jeotermal akışkanlar, elektrik üretimi, kentsel ısıtma ve yer yer de seracılıkta kullanılmaktadır. Özellikle Ege Bölgesi, graben alanlarında yoğunlaşan önemli jeotermal sahaları barındırmaktadır. Bu sahalarda son yıllarda, derinliği zaman zaman 4000 m’lere kadar ulaşan çok sayıda araştırma ve üretim amaçlı sondaj açılmıştır. Bu sondajlardan üretilen akışkanların üretim amacına uygun olarak kullanıldıktan sonra re-enjeksiyon kuyuları ile rezervuara geri basılması gerekmektedir. Bu şekilde sağlanacak bir kapalı döngü ile sıcak su sağlayan rezervuarın sürdürülebilirliği temin edilebilmekte ve çevresel açıdan da olası kirlenmelerin önüne geçilebilmektedir. Özellikle Batı Anadolu’daki jeotermal sularda yüksek seviyelerde bulunan bor ve arsenik, yüzey ve yeraltı suları açısından ciddi riskler içeren ve yüksek toksisitesi olan kirleticiler arasındadır. Sıcak akışkanların üretildiği graben sahaların aynı zamanda ülkemizin en önemli tarımsal üretim alanlarını oluşturmaları ve bölgede içme ve kullanma suyu sağlayan yeraltı suyu akiferlerini de barındırmaları, jeotermal akışkan üretiminin dikkatli ve tekniğine uygun olarak yapılmasını zaruri kılmaktadır. Bu bağlamda, sondajların açılması ve işletme aşamalarında gözlenen problemler ve atık sıcak akışkanın yüzey ve yeraltı sularına gelişigüzel deşarjı, su kaynaklarımızı ve tarım sahalarımızı doğrudan etkilemektedir. Bu bakımdan işletmeye açılacak sahaların, planlanan sondaj faaliyetleri öncesinde, sondajlar açılırken ve işletme esnasında sürekli olarak izlenmesi önem taşımaktadır. Bu izleme faaliyetinin özellikle yüzeysel akiferde açılacak olan gözlem kuyuları yardımıyla yapılması ve bu akiferdeki yeraltı suyunun seviyesinin ve fizikokimyasal özelliklerinin takibi şeklinde gerçekleştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Yapılacak sürekli gözlemler sayesinde sahada oluşması olası problemlerin anında tespit edilmesi ve gerekli müdahalelerin hızlı bir şekilde yapılması mümkün olabilecektir. Bu çalışmada, jeotermal sahalarda yürütülmesi gereken bu gözlem faaliyetlerinin nasıl ve ne şekilde yapılması gerektiğine dair detaylar verilmekte ve öneriler sunulmaktadır.